Kronik yorgunluk sendromu; rastgele bir neden olmaksızın 6 aydan uzun müddettir devam eden yorgunluk durumudur. Bu sendromda yorgunluğun rastgele bir sebebi yoktur. Yani çok çalışmak, uykusuzluk yahut sistemsiz ömür bu yorgunluğaneden olmaz. Kişi kendini daima yorgun hisseder ve bu yorgunluk dinlenme ve ahenge ile geçmez.
Kronik yorgunluk sendromu yaşayan şahıslar günlük aktivitelerini yapmakta zorlanabilirler. Kişi kendini daima yorgun hissettiği için iş ömrü ve eğitim hayatı etkilenebilir. Kronik yorgunluk için en kıymetli belirti kişinin 6 aydan uzun müddettir yorgunluk hissini yaşamasıdır. Bunun yanında; yapılan zihinsel ve fizikî aktivitelerden sonra kendini tükenmiş üzere yahut hasta üzere hissetme, yapılan işe konsantre olamama ve hafızada yaşanan problemler, eklem ve kronik kas ağrıları, uyumada zahmet yaşanması, boğaz ve baş ağrısı, koltuk altında ve uzunluğunda bulunan lenf bezlerinde oluşan şişkinlikler bu sendromun belirtisi olabilir. Bunlar dışında kronik yorgunluk sendromunun şahıstan şahsa farklılık gösteren değişik belirtileride vardır. Baş dönmesi, ayakta durmakta zorlanma, baygınlık, geceleri terleme yahut üşüme, şuurda bulanıklık yaşanması, depresyon, sonluluk, panik atak, tasa, ruh halinde yaşanan ani değişimler, alerji, kokuya hassaslık üzere farklı belirtilerde görülmesi mümkündür.
Kronik yorgunluk sendromunu oluşturan kesin bir neden yoktur. Kronik yorgunluk sendromu görülen şahıslarda, depresyon sendromu tetikleyip daha berbat bir hale getirebilir. Bu nedenle sendrom yaşayan şahıslarda antidepresan kullanılması faydalı olacaktır. Ağrı kesiciler eklem ve kaslarda yaşanan ağrıları azaltabilir. Uyku ve beslenmede yapılacak düzenlemeler kişinin biraz daha rahatlamasına yardımcı olabilir. Gün içerisinde makul aralıklarla dinlenmek gerekir. Psikoterapi ve fizik tedavi uygulamaları ile kişinin rahatlaması sağlanabilir. Bunun yanında masaj, akupunktur ve yoga da yapılabilir.
